Şenbağlar Makale
Rate this item
(0 votes)

Kızılbaş Nedir ?

Öncelikle kızılbaşlığın tanımıyla başlayıp ne anlama geldiğini ifade edelim.
Kızılbaşlık; Allah, Resulü, Ehlibeytin, Oniki imamlar, Evliyaların uğrunda ölmek var dönmek yok şiarıyla başına kırmızı sarık sararak ilan eden kişidir.
Pir sultan Abdalım
Gidi yezit bize Kızılbaş demiş
Meğer Şah-ı sevmiş dese yoludur
Yetmiş iki millet sevmez Şah-ı
Biz severiz Şah-ı Merdan Âlidir

Kırkımızda bir katara dizildik
Hakk Muhammed ümmetine yazıldık
Hakikat şerbeti olduk ezildik
Biz içeriz bize sunan Alidir

Gidi yezit biz haram yemedik
Batındaki gördüğümüz demedik
İkrar birdir dedik geri dönmedik
Yedileriz birincimiz Alidir

Muhammed dinidir bizim dinimiz
Tarikat altında geçer yolumuz
Hem Cibril-i Emin’dir rehberimiz
Biz müminiz mürşidimiz Ali’dir

Pir sultanım, Nesimi’dir pirimiz
Evvel kurban ettik şaha serimiz
Oniki imam meydanında darımız
Biz şehidiz serdarımız Ali’dir
Tarihsel olarak ilk kızılbaşlik olayı
625 tarihlerinde Uhut’da
628 tarihlerinde Hayber’de
656 tarihlerinde Sıffın’da
1488 tarihlerinde Şah Haydarla
1501 tarihlerindeŞah İsmail (Hataiyle) tarihte yer almıştır.

Star tv’de bununla ikinci kez aynı olay yaşandı. Bizler basında böyle olayların yaşanmasını istemiyoruz. Bu olaylar toplumsal barışa darbe vurmaktadır. Bizler birbirimizi tanımalı, zanlardan ve ön yargılardan kurtulmalıyız. Basında, bu noktada Alevilerin inancını, kültürünü anlatmalı, Alevilere yapılan hataları, yanlışlıkları, karamaları anlatarak toplumsal bilinci yaratmalıdı.
Güner Ümit ve yaşlı bir adamın söylemiş olduğu bu söz bizler için onurdur. Biz Hakk, Muhammed Ali yolunun Kızılbaşlarıyız. Biz Oniki imamın nurlu yolunun Kızılbaşlarıyız. Erenlerin, evliyaların, gerçeklerin ışıklı yolunun Kızılbaşlarıyız.

Kızılbaşlar harama el uzatmaz
Kızılbaşlar zalimin, zulmün karşısındadırlar
Kızılbaşlar yoksulun, ezilenin yanındadır
Kızılbaşlar eline, diline, beline sahip olanların ilkesidir
Kızılbaşlar sevgiyi, hoşgörüyü, paylaşımı, muhabbeti, erdemi esas alırlar.
Kızılbaşlar kin, kibir, buğuz gibi kötü duygu düşüncelerden uzak olan güzel insan topluluğudur.
Kızılbaşlar başkasının namusuna bakmazlar.
Herkes söyleyeceği söze dikkat etmeli. Bu gibi söylemler, toplumsal kavgalara, olaylara neden olabilir. Atalarımızın bir sözü vardır; kötü söz sahibinindir. Bir kişinin söylediği bir sözü diğer topluma da mal etmemeliyiz. O söz, o sözü kullanan kişiyi bağlar.
16. Yüzyılda Osmanlıyla başlayan bu kötü, çirkin karalamalar asırlarca devam etti ve devam etmektedir. Toplumun ileri gelenlerine düşen görev, bu noktada toplumu aydınlatmaktır.
Bizler aynı topraklar üzerinde yaşayan, birlik ve beraberlik içinde olan bir toplumuz. Toplumsal barışa, huzura, esenliğe zarar verebilecek söz, davranış ve eylemlerden kaçınmalıyız.
Diyanet işleri başkanlığı bu sorumluluğunu yerine getirmelidir. Camilere bildiriler yollayarak, Sünni vatandaşlarımızın bilinçaltına itilmiş zan ve önyargılardan kurtarmalıdır.
Alevi inanç önderleri olan pirlere, dedelere de bu görev düşmektedir. Çevremizdeki Sünni canlarımıza Kızılbaşlığı, Aleviliği anlatmalı onları bu konuda bilinçlendirmeliyiz.
Hepimize görev düşmektedir. Alevi, Sünni birbirini kırmadan, incitmeden, kötü söz söylemeden hep birlikte yaşayalım. Kardeşçe bir yaşam için el ele verelim.
BAKİ GÜNGÖR DEDE
KIRKLAR CEMEVİ

Media